İskoçya'nın En İyi Yürüyüş Rotası: West Hıghland Way Turu

Sabah oteldeki kahvaltının ardından otelimizden ayrılıp yola çıkıyoruz. İlk olarak İskoçya’nın bir numaralı yürüyüş yolu olan yaklaşık 150-160km’lik West Highland Way'in (Batı Yayla Yolu) başlangıç noktası olan Milngavie kasabasına gidiyoruz. Başlangıç noktas��nı fotoğrafladıktan sonra burada sembolik bir yürüyüş yapıp aracımızla asıl yürüyüşe başlayacağımız Drymen Köyü’ne doğru yola çıkıyoruz. Yürüyüşümüzün

rotası açık kırsal alanlardan ve ormanlık alanlardan geçiyor. Ayrıca Loch Lomond (Lomond Gölü) manzarasına da sahip. Yürüyüşümüz Lomond Gölü ve Trossachs Milli Parkı'na ev sahipliği yapan Balmaha’da bitiyor. Öğle yemeğimizi Lomond Gölü kıyılarında bir aile işletmesi olan Oak Tree Inn'de yiyebiliriz. Yolculuğunuz boyunca İskoç mutfağının seçme lezzetlere erişebileceğiz. Bununla birlikte çok çeşitli ales, malt ve viski deneyimleme şansımız olacak. Öğle yemeğinden sonra gölün ve yakındaki adaların muhteşem manzarasının tadını çıkarmak için Lomond Gölü kıyılarında keyifli ve kolay bir yürüyüşe çıkacağız. Burası I. Montrose Dükü James Graham'la olan sorunlarından ötürü kanun kaçağı ilan edilen “Kızıl Robert” MacGregor'un yerel bir halk kahramanı statüsü kazandığı yerdir.

Daha sonra ulusal park ve güzel kırsal alandan Loch Ard (Ard Gölü) kıyısında bulunan otelimize geçiyoruz.

Sabah kahvaltının ardından Loch Ard (Ard Gölü) etrafını gezebileceğimiz orman yolunda kısa bir yürüyüş yapacağız. Yemyeşil tepelerin, mavi suların ve yükselen dağ zirvelerinin bu büyülü manzarasını seyredeceğiz.

Bu parkurun tamamı Kraliçe Elizabeth Orman Parkı içinde yer alan Loch Ard Ormanı boyunca İskoçya'nın güzel görsellerinden birine sahip olan Loch Ard'ın kıyılarına kadar uzanır. Yürüyüşünüzün sonunda Stronachlachar'daki The Pier Café'de mola vereceğiz. Bu izole kafede öğle yemeğinin tadını çıkarırken Loch Katrine'nin nefes kesen manzaralarını seyredeceğiz.

150 yılı aşkın bir süredir Loch Katrine dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçiler için sakin ve huzurlu bir ortam sundu. Sir Walter Scott’un en ünlü eserlerinde buradan bahsetmiştir. Öğle yemeğinin ardından Sir Walter Scott’ın klasik şiirinin adını taşıyan "Lady of the Lake” isimli tekneye binip göl turu atabilir. Serbest zamanın ardından Ledard Çiftliği'ne kısa bir yürüyüş yapacağız ve otelimize döneceğiz.

Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz. İlk olarak yaklaşık bir saatlik yolculukla Rob Roy'un, karısının ve iki oğlunun mezarlarının bulunduğu kilise bahçesini ziyaret ediyoruz. Kiliseden ayrıldıktan sonra Lochearnhead’e kadar devam ediyoruz. Ardından bugünkü yürüyüşümüze olan Glen Ogle’a başlıyoruz.

Druidlerin, Jacobite isyancılarının, eski klanların, antik kraliyetlerin, ünlü yazarların ve Rob Roy McGregor'un bu yolda yürümüş olması bizi geçmişe götürecek. Rotamız Rob Roy Yolu’nun bir parçası olan eski bir demiryolu hattını takip ediyor.

Yürüyüş boyunca Loch Earn'e uzanan geniş vadi manzarasına bize eşlik edecek ve 1866- ile 1870 yılları arasında inşa edilen Glen Ogle Viyadüğü'nü göreceğiz.

High Country’e (Yüksek Ülke) doğru ilerlerken manzaramızı zirveler, kayalıklar, dere ve sel yatakları oluşturacak.

Yürüyüşün ardından Tyndrum Köyü’ne geçiyoruz. Burada yerel bir kafe/restaurantta öğle yemeğimizi bir fish&chips keyfine çeviriyoruz.

Öğle yemeğinin ardından Loch Ba Vadisi’ne uğruyoruz ve burada da kısa bir yürüyüş yapıp konaklayacağımız Glencoe kasabasına gidiyoruz.

Sabah kahvaltının ardından İskoçya'nın en nefes kesen doğal köşelerinden biri olarak kabul edilen Ben Nevis ve Glencoe Milli Doğal Alanı’nda yer alan Glencoe’yu gezeceğiz.

Glencoe’yu milyonlarca yıl boyunca volkanik faaliyetlerle şekillenen vahşi ve pürüzlü dağlar, zümrüt yeşili vadiler çevreler. Glencoe tarihte çok dramatik anlara da ev sahipliği yapmıştır. Glencoe Katliamı olarak bilinen 1692 yılında gerçekleşen İskoç tarihinin en meşhur olaylarından bir tanesi şu an Clachaig Inn'in bulunduğu yerde bir meşale yakılmasıyla başladığını söylenir.

Yürüyüşümüz An Tor Ormanı’ndan başlıyor ve Signal Rock'a doğru ilerliyor. Signal Rock’a geldikten sonra vadiden aşağıya doğru inip köye dönüyoruz. Bu esnada Loch Leven (Leven Gölü) ve çevredeki dağların muhteşem manzarasının da keyfini çıkaracağız. İlk yürüyüşümüzün ardından öğle yemeği molası veriyoruz.

Yemeğin ardından günün ikinci etabı başlıyor ve yeniden kendimizi West Highland Way’de (Batı Yayla Yolu) buluyoruz.

Köyden Altnafeadh'e yapacağımız kısa yolculuğun ardından başlangıç noktamıza ulaşıyoruz ve ilk etapta taşlı bir yol boyunca yürümeye başlıyoruz. Ardından bu yolların yapımında yardımcı olan askerler tarafından ismi verilen Şeytan Merdiveni’ne geliyoruz.

Sonrasında kendimizi Rannoch Moor Ovası’nın üzerindeki açık kır alanda buluyoruz. Buranın görüntüsünü anlatmamıza gerek yok. :) Buradan sonra kısa bir süre iniş şeklinde ilerledikten sonra yeniden yükselmeye başlıyoruz Bu esnada sağımızda “the Blackwater Reservoir“ (Karasu Barajı) beliriyor.  Buradan sonra yeniden inişe geçiyoruz ve bu iniş ormanlık bir yamaçtan geçerek Kinlochleven'a kadar gidiyor. Burada aracımızla buluştuktan sonra Glencoe'ye dönüyoruz. Akşama meşalenin yakıldığı yere akşam yemeğine gidiyoruz.

Sabah kahvaltının ardından otelimiden ayrılıyoruz. Lochay Nehri ve Dochart Nehri'nin kesiştiği yerde bulunan Killin Köyü’ne gidiyoruz. Tarih kokan Killin Köyü’nde Eski Pazar Meydanı'nı gezdikten sonra Dochart Nehri’ni ve asma köprüleri görmeye gidiyoruz.

Ardından Lochay Nehri'nin yanındaki ormanlık alandan başlayan Loch Tay (Tay Gölü) çıkışına doğru devam edecek olan yürüyüşümüze başlıyoruz. Göl kenarındaki bu kısa yürüyüşün ardından öğle yemeğine geçiyoruz.

Yemeğin ardından tarihi Demir çağına kadar uzanan kazıklar üzerine inşa edilmiş dairesel evlerden birinin örneğini görmeye gidiyoruz. Yollar yapılmadan önce sadece teknelerle seyahat eden İskoçlar kendilerini hayvanlara ve dış tehditlere karşı korumak için bu evleri inşa etmişlerdir. Arkeologlar sadece Tay Gölü’nde buna benzer 18 kalıntı bulmuşlardır.

Sonrasında rotamızı Aberfeldy'deki Dewar'ın Viski Fabrikası'na çeviriyoruz. Burası İskoç viskilerinden birinin manevi evi. Fabirakadan ayrıldıktan sonra orijinal Crannog sakinlerinin yürüdükleri patikalarda kısa gezintiler yapacağız. Buradan ayrıldıktan sonra 1700’lü yılların başında inşa edilen Dunkeld Katedrali’ne gidiyoruz. Katedralden ayrıldıktan sonra Dunkeld kasabasında kısa bir gezinti yapıp rotamızı vaktimiz kalırsa Glamis Kalesi'ne çeviriyoruz. 14. yüzyıldan beri Lyon ailesine ev sahipliği yapan kale, şu anda Strathmore ve Kinghorne'un Kont ve Kontesi’ne ev sahipliği yapıyor. Glamis Kalesi aynı zamanda, Kral 6. George’un eşinin, Kraliçe Elizabeth’in ve ikinci kızları Snowdon Kontesi Prenses Margaret’ın çocukluk eviydi. Kalenin yaklaşık 2km’lik giriş yolunda ilerlerken tarihi kalenin kulelerinden etkilenmemek imkansız. Kaleden ayrıldıktan sonra otelimize yerleşiyoruz.

yaklaşık 1 saatlik bir araç yolculuğuyla Kinclaven’a varıyoruz.

Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyoruz ve Edinburg Havaalanı’na doğru yola çıkıyoruz. Öğle saatlerinde havalimanına varıyoruz ve bir başka BUKLATUR gezisinde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.