Yunanistan Turu - Zagori Dağları & Meteora

Sabah kahvaltının ardından bölgedeki en güzel, etkileyici yürüyüş yollarından birinde yürüyeceğiz. İlk olarak Monodendri köyüne gidiyoruz. Buradan dünyanın en derin boğazlarından biri olduğu söylenen Vikos Gorge Geçidi’ne iniyoruz ve yürüyüşe başlıyoruz.

Kanyonda nehre paralel olarak gerçekleştireceğimiz yürüyüş yaklaşık 6-7 saat sürecek.

Dağ geçidinden geçip ulaşacağımız nadir yabani kuş ve çiçek çeşitlerine sahip Vikos-Aoos Milli Parkı'na hayran olacaksınız. Hava şartlarına göre nehirde yüzebilirsiniz. Gün sonunda Yanya’daki otelimize geri dönüyoruz.

Kahvaltının ardından bugünkü yürüyüşümüz için Papingo Köyü’ne gidiyoruz. Alpin manzaralı rotamız üzerinden yapacağımız yürüyüş 2050m yükseklikte bulunan Drakolimni (Dragon) Gölü’nde sonra erecek. Burada öğle yemeği molamızı verdikten son aynı yoldan geri döneceğiz. Gidiş-dönüş 15km sürecek yürüyüş sonunda Papingo Köyü’ne geri dönüyoruz. Hava şartlarına göre Papingo Köyü’nde yer alan kaya havuzlarında yüzme şansınız olacak.

Kahvaltının ardından Yanya’dan ayrılıp UNESCO Dünya Mirası Meteora’ya doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık 2,5 saatlik bir yolculuğun ardından Meterora’ya varıyoruz.

Yunanistan’da havada asılmış bir şehir olan Meteora, Kapadokya’yı andıran dev kayalardan olusan tarihi bir yer olarak bilinmektedir. Bu muhtesem jeoloji fenomeninin özelliği, bu kayalarin uzerinde Bizans sanatıyla donatılmış manastırların bulunmasıdır. Manastırlar gökyüzünden sarkan binalara benzemektedir. Manastırlardan Roussanou veya Holy Trinitt'i ziyaret etme fırsatını yakalayabiliriz. Akşam günbatımında Kalampaka ovası ve Meteora'nın taş ormanının panoramik manzarasının tadını çıkarabileceğimiz manzara noktalarına gideceğiz.

Güne Meteora taş ormanının muhteşem kaya sütunları manzarasıyla başlıyoruz. Kahvaltının ardındna keşişlerin yürüyüş yollarını takip eden bu eşsiz manzarayı yürüyerek keşfedeceğiz ardından bölgenin en uçurumlu bölgesindeki manastırlarından birini ziyaret edeceğiz.

11. yüzyılda kayaların içindeki mağaralarda keşişler yaşıyordu. 12. yüzyılın sonlarında kayalardan birinin dibine Panaghia Doupiani adı verilen küçük bir kilise inşa edildi. Ancak bölge savaş ve işgaller nedeniyle daha az güvenli hale geldi.

Keşişler kendilerini korumak için daha yüksek kayalıklarda 15. yüzyılın sonuna kadar sistematik olarak 24 tane manastır inşa etti ve bugün sadece 6 tanesi aktif halde. Manastır ziyaretinin ardından Selanik’e doğru yola çıkıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz. Biraz dinlendikten sonra bugün günlerden cumartesi olduğu için artık bir tavernaya gideriz.

Kahvaltının ardından Selanik şehir turumuza başlıyoruz. Makedonya Bakanlık Binası, Atatürk’ün Evi, Aristoteoles Üniversite Kampüsü, Helexpo Uluslararası Fuar alanı, Rotonda, Zafer Takı, Beyaz Kule, Mekadonya Tiyatro Binası, kütüphane, bedesten, Hamza Bey Camii, Büyük İskender Heykeli, Aristoteles Meydanı, Bizans surları, Eski Selanik, Ana Poli ve şehrin kuşbakışı seyrini yaptıktan sonra Selanik Havalaanı’na gidiyoruz ve bir başka BUKLATUR gezisinde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.